Elibelinde
Halıların dili adına yazayım, motifler cana dair bir sohbete dursun. Tezgâhtaki elibelindenin sırlarını, şöylece işleyeyim: Hamarat ellerin ince ince düğümlediği motif, hayatın ilk nüvelerinin kaynağı anayı ve emeği, tokluğu, saflığı, huzuru, kısmeti simgeler. Dilim dilim sıralanarak ilerleyişi, ömrün hece hece cümlelere ulaşan sarmalı gibidir. Süt dişlerinden kurtulan küçücük yavrucuğun ağarmış ihtiyarlığa; göklere sığacak neşeden bir avuç kara toprağa dönecek hikâyesini ustaca anlatır. Kollarından biri toprağın diğeri denizin, üst yanı doygun gökyüzünün, alt yanı tutkun yeryüzünün lisanını bilir. Beşer, su ve topraktan, can ile tene kavuşmuş değil midir? O vakit elini beline koyup derin derin nefeslenmeyi tembihler. Etten kemikten olduğunu, vaden dolduğundaysa bütün sıfatlardan sıyrılmış adının bir mezar taşında kalacağını hatırlatır. Müzmin dönemecin içinde şekillenen yürek uçurumları, iplerle tek tek sabitlenir. İyi bak! Gülümseyen tomurcuklar elibelindede, bülbülün eşsiz gülüne döndü dönecek! Bak ki pencerelerden dolan baharı, içini daraltan kafesleri kıracak kanatlarını görebilesin. Beklemenin çorak toprağında kıvrımlanan filizlenmeye inan ki ormana erişesin.