Cezeri ve Harika Makineleri

Koray Şerbetçi

İ

slam dünyası XI. asrın sonlarında büyük bir yıkım meydana getiren Haçlı saldırılarının yaralarını sarmaya çalışırken diğer yandan Müslüman âlimler insanlığın ortak bahçelerinde bilimsel meyveleri yetiştirmekten geri kalmıyordu.

Orta Çağ’ın bu fırtınalı ikliminde İslam medeniyetinin fikir, bilim, sanat ve maneviyat yönünden parıldayıp yükselmesinin iki temel sebebi vardı: Bunlardan birincisi, Müslümanların fethettikleri beldelerde buldukları eski medeniyetlerin en iyi olan şeylerini alıp özümsemesini bilmeleriydi.

İkincisi ise İslam dininin vahiy yoluyla insanlığa beyan ettiği iman ve maneviyatla bunlardan doğan sanat ve bilimlerin Allah’ı bilme aşkınlığını yeşertmesiydi. Böylelikle İslam medeniyeti, özellikle VIII. ve XIV. yüzyıllar arasında düşüncenin doruklarından biri hâline gelmişti.

İşte bu fikir iklimi içinde yetişen âlimlerden birisi de tarihçilerin 1181-1206 yılları arasında Diyarbakır’da, Artuklu hanedanı himayesinde çalışmalarını sürdürmüş olduğunu söyledikleri, tam adı Ebü’l-İzz İsmail b. er-Rezzaz el-Cezeri olan bizimse sadece Cezeri olarak tanıdığımız kişiydi. Doğum yeri hakkında isminin sonundaki künyesinden Cizreli olduğu çıkarımında bulunabiliriz.

Cezeri’nin Bilim Tarihindeki Yeri

Cezeri bilim dünyasında Orta Çağ’da eşi benzeri görülmeyen sibernetik alanın en büyük dâhisi, fizikçi, mekanik robot ve matriks ustasıydı. Robot kelimesinin Orta Çağ ile birlikte kullanılması belki ilk duyuşta insanı şaşırtabilir. Fakat buradaki robot elbette günümüz anlamında değildir. Daha çok otomat anlamını karşılamaktadır. Otomat ise Yunanca bir sözcüktür. Kendi kendine hareket eden anlamına gelen “automatos”tan gelir. Otomat, kendiliğinden harekete başlayıp düzenli bir şekilde bir işi gördükten sonra yine kendiliğinden duran mekanik araçtır. Bu ifade, daha çok insan veya hayvan hareketlerini taklit eden makineler için kullanılır. Yine Cezeri’nin ustalaştığı alanlardan bir diğeri olan sibernetik ise haberleşme, denge kurma ve ayarlama bilimidir. İnsanlarda ve makinelerde bilgi alışverişi, kontrolü ve denge durumunu inceler. Bu bilim günümüzün bilgisayar ve otomasyon sistemlerinin gelişimine imkân tanıyan bir çalışma sahası olarak bilinir.

Öğrenimini Cizre’de tamamlayan Cezeri, zamanla çalışmalarını fizik ve sibernetik alanlarında yoğunlaştırdı. Çalışmaları sadece teori sahasında kalmadı. Günümüzde bile hayranlık uyandıran onlarca buluşa imza attı. Batı bilim tarihi bu alanda ilk olma sıfatını MÖ 300 yıllarında buharla çalışan bir güvercin yapmış olan Yunan matematikçi Archytas’a vermeye çalışsa da robotikle ilgili bilinen en eski kayıt Cezeri’ye aittir. Elimizdeki inkâr edilemez tarihî kayıtlar, Cezeri’nin bilgisayarın erken zamanda temelini atan; otomatlar, saatler, su makineleri, şifreli kilitler, şifreli kasalar, termos, otomatik çocuk oyuncakları gibi altmış aracın mucidi ve Anadolu’nun yetiştirdiği dünyanın ilk sibernetik bilgini olduğunu söylememize yetecek açıklıktadır.

Bu Kitabı Neden Yazdım?

Cezeri, Artuklu Türk hükümdarı Sökmen bin Artuk’un isteği üzerine bir kitap yazar. Kitabın tam ismi; El-Câmi Beyne’l-ilm ve’l-Ameli’n-Nâfi fî Sınaâti’l-Hiyel yani Makine Yapımında Yararlı Bilgiler ve Uygulamalar’dır.

Cezeri bu kitabıyla çalıştığı alandaki teorik bilgileri âdeta pratik zirvesine taşımıştır. Hatta yazdığı kitaptan bize ulaşan değerlendirmeye göre bizzat kendisi şöyle demiştir:

“Bir gün onun huzurundaydım ve yapmamı emrettiği şeyi getirmiştim. Ne düşündüğümü sezdi ve gizlediğimi açığa vurdu ve bana şöyle dedi: ‘Eşsiz araçlar yapmış, onları gücünle işler duruma getirmişsin. Seni yoran ve kusursuz biçimde inşa ettiğin bu şeyler kaybolup gitmesin. Benim için icat ettiğin bu araçları bir araya toplayan ve her birinden ve resimlerinden seçmeleri kapsayan bir kitap yazmanı istiyorum.’ Onun bana sunduğu modeli uyguladım ve önerilerini kabul ettim, zaten boyun eğmekten başka yapacağım bir şey yoktu. Gerekli çalışmayı yapmak üzere gücümü topladım ve bu kitabı kaleme aldım.”

Buradaki bilgilerden, Cezeri’nin Artuklu hükümdarlarına sarayda başmühendis olarak hizmet ettiğini anlıyoruz.

Cezeri’nin Harikaları

Elbette tarih boyunca ve Cezeri’den önce de otomatlar üzerine çalışmalar yapılmıştı. Örneğin Ctesibius, Heron, Philon, Archimedes, Beni Musa Kardeşler, Harezmi, Rıdvan gibi bilim adamları da bu alanda çalışan isimler arasında sayılabilir. Cezeri’yi zirveleştiren nokta kendinden önceki bilim adamlarını titizlikle ve ciddiyetle incelemesi ve kendi zekâsının parlaklığıyla bu çalışmalardan faydalanıp yeni icatlar geliştirmesiydi.

Kısaca Kitâbü’l-Hiyel olarak anılan büyük dâhinin kitabı, dönemin bilim dili Arapça ile yazılmıştır. Kitapta seksen üç adet araç veya makinenin tasarımları görsellerle desteklenerek açıklanmaktadır. Kitapta, su ile çalışan saatler, robotlar (otomatlar), kan alma cihazları, mumlu saatler, kilit ve kapılar, fıskiyeler, sulama ve su yükseltme mekanizmalarından oluşan aletler yer almaktadır.